12 Mart 2016 Cumartesi

sana ihtiyacım var. hiç kimseye olmadığı kadar çok ihtiyacım var. sıcaklığına, kokuna, verdiğin güven duygusuna. kalbim avuçlarında. ruhum ruhunda. merhamete ihtiyacım var. sevgiye ihtiyacım var. gördün mü bak nagecim yine göründü yalnızlığın yolları. karanlık, korkunç, ızdırap veren... yıllardır aklımda aynı ölüm sahnesi. bir gün gerçekleştireceğim biliyorum. bir gün olacak. bu sahte ve yalancı dünya sevenlerin olsun. sevenler kucaklasın birbirini, sevenler kazansın paralarını, sevenler güzelleşsin. servet sahibi olsunlar. bana bir avuç toprak kafi. çok yorgunum kaptan al götür beni. yoruldum her şeyden yoruldum. her şeyden sıkıldım. kimse 'iyi misin? ' diye sormasın bana. yalan söylemekten sıkıldım. otuz iki diş sırıtarak ' çooook iyiyim. her şey harika ' demekten sıkıldım. kendime yalan söylemekten sıkıldım. ezginin günlüğündeki şarkı gibi bir sarhoş balık bulana kadar topal martı benim. ya da sarhoş balık benim. denizin yüzüne çıkmasını bekliyorum. ben kendimi öldürmezsem ölümüm ani olacak biliyorum. bundan sonra hayattan tek temennim annemden sonra ölmek. mantığım yok, aklım yok, ruhum yok, hayallerim yok, geleceğim yok... tedavisi imkansız bir ruh hastasıyım. tek sığınağım alkol ve sigara. çok yoruldum gel al artık beni kaptan. ben zümrüdüanka değilim. küllerimden yeniden doğmaktan yoruldum. ben o üniversiteden nasıl mezun oldum bilmiyorum. ben nasıl ankara mezunuyum bilmiyorum. ben nasıl öğretmenim bilmiyorum. okuduğum onca kitap nereye gitti bilmiyorum. onca felsefe, onca fikir. fikirsizim mantıksızım akılsızım. dünyanın en manyak insanıyım. gökyüzü her zaman ciğerime doluyor. her sonbaharda ölmekten ve her ilkbaharda doğmaktan yoruldum...

Hiç yorum yok: