15 Nisan 2010 Perşembe

normallikle a- normallik arasında

Normal insanların üzüldüğü şeylere bende üzülmeye başlamıştım. Normallikle a- normallik arasındaki çizgiyi artık karıştırır olmuştum. örneklerle bi şeyler ifade etmeye gerek yoktu, bende hızla normalleşmeye başlamıştım. ya da gecikmiş olan bir normalleşmeydi bu. yani biraz yaşlanmakla, biraz da sıradan yaşamaya başlamakla ilişkiliydi. ben nerde ne zaman bir şeyleri ertelemeyi başarmıştım şimdi düşünsemde bulamıyorum. Geriye dönüp geçmişe dair bir şeyler düşünmeye başlayınca keskin dönümlerden başka hiçbir şey hatırlamıyorum. keskin dönümler beni genelde hayal kırıklığına ve karamsarlığa itiyor. Geçmişin her karesinde mutsuzmuşum gibi garip bir yük biniyor omuzlarıma. geriye dönmektense yüzyıl daha yaşamayı yeğlerim diyorum. geriye dönmektense hep hafızasız bir balık gibi yaşamayı. şimdi ismini bilmediğim kuşlar çığırtkanlar gibi tepemdeler. bu bahar kelebekler daha bi fazla sanki. ne geçmiş, ne gelecek. kitaplarımın arasında sıcak bir intihar, bir sigara, bir bardak çay...

Hiç yorum yok: